İçindekiler
Kan sulandırıcı ilaçlar birçok hastalığın yanı sıra bu hastalıkların oluşmasına zemin hazırlayan faktörlerin oluşmasını engellemek amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır. Uzman tarafından reçeteli olarak verilmediği takdirde bireyin kendi isteğiyle kullanılmaması gereken bu ilaçların bazı yan etkileri de bulunmaktadır. Bu yan etkilerden korunmak için kan sulandırıcı olarak görev yapan ilaçların yalnızca uzman hekim tavsiyesi ile alınması ve reçetesiz kullanılmaması gerekmektedir.
Herhangi bir yaralanma veya cerrahi operasyon öncesinde birey kullanmakta olduğu kan sulandırıcı ilaçlar hakkında ilgili yetkili kişi veya kurumu bilgilendirmelidir. Böylece uygulanabilecek yanlış tedavilerin veya risk taşıyan bazı durumların önüne geçilebilir. Kan sulandırıcı ilaçlar kalp krizi riskinin azaltılması veya tansiyonun dengelenmesi gibi birçok alanda görev yaparlar. Kan pıhtılaşması oluşan durumlarda kan sulandırıcı ilaçlar bu pıhtının çözülmesi veya eritilmesi yoluyla kanın olması gerektiği şekilde damarlar içerisinde dolaşımına destek olmayı sağlarlar.
Kan sulandırıcı nitelik taşıyan ilaçlar doz ayarı bakımından sürekli olarak kontrol gerektirmektedir. Kandaki pıhtılaşma oranına ve kullanılan ilaçların kanın sulandırılmasına olan etkisi göz önünde bulundurularak gerekli dozun belirlenmesi gerekir. Aşırı veya eksik doz kullanımı ciddi anlamda tehlikeli sonuçlar doğurabileceği için bu ilaçları kullanan bireylerin kesinlikle uzman doktor tarafından verilen tavsiyelere ve belirlenen doz ayarına uymaları gerekir.
Hemen hemen her ilaçta olduğu gibi kan sulandırıcı etkisi bulunan ilaçlarda da bazı yan etkiler bulunur. Ancak buradaki önemli nokta bu yan etkilerin ne sıklıkta ve ne şekilde görüldüğüdür. Uzman doktor tarafından yazılan ilaçlar ile birlikte bu ilaçların neden olabileceği bazı yan etkiler de hastaya iletilir. Ancak yine de beklenmeyen bir durumla karşılaşılması halinde doktora danışılması ve gerekli tedbirlerin alınmasının sağlanması atılabilecek en uygun adım olacaktır.
Warfarin ya da Coumadin olarak bilinen ilaç, kan pıhtılaşmasının engellenmesinde en yaygın kullanılan ilaçlardan biridir. Warfarin sodyum pıhtılaşmayı engeller. Pıhtı oluşmasını engellemesinin yanı sıra oluşan pıhtının büyümesini de engellemektedir.
Warfarin ağız yoluyla alındıktan sonra ince bağırsakta emilir, karaciğerde ve böbreklerde işlenir. Karaciğerde K vitaminine bağımlı pıhtılaşma faktörlerinin yapımını engeller, kanın pıhtılaşması böylece gecikmiş olur. Pıhtılaşmayı önleyici etkinin başlaması için en az 48 saat gereklidir. Etki ortalama 5. gün istenen düzeylerde olacaktır. İlk günlerde istenen kan sulandırıcı düzeye ulaşana dek Warfarin ‘heparin’ adı verilen başka bir ilaçla kullanmak gerekebilir.
Warfarin ilacının bazı yan etkileri şu şekilde sıralanabilir:
Xarelto isimli ilaç uzman doktor tarafından kan sulandırıcı etki oluşumu için verilebilecek ilaçlar arasındadır. Diğer ilaçlarda olduğu gibi bu ilaçta da bazı yan etkiler bulunmaktadır. Xarelto ilacının bazı yaygın görülen yan etkileri şunlardır:
Bununla birlikte beklenmeyen herhangi bir etki görüldüğü takdirde doktora danışılmalıdır.
Eliquis etken madde olarak apiksaban içeren ve kanın pıhtılaşmasını önlemeye yardımcı olan bir ilaçtır. Kanın pıhtılaşmasını sağlayan önemli bir madde olan faktör Xa isimli maddenin engellenmesini sağlayarak kanın pıhtılaşmasını engellemektedir. Orta ve ileri derecede karaciğer yetmezliği olanlarda ise kullanımı tavsiye edilmemektedir. Ayrıca gebe ve emziren kadınlarda kullanımı da uygun değildir. Eliquis kullanımında etken madde apiksaban kullanımında diğer kan sulandırıcı ilaçlar gibi yüksek oranda kanama gözlenme riski mevcuttur. Bununla birlikte olası yan etkiler şu şekilde sıralanabilir:
Pradaxa isimli ilaç da diğer kan sulandırıcı ilaçlar gibi kanda pıhtı oluşmasını sağlayan maddeleri engelleyerek kanın sulandırılmasını sağlar. Pradaxa kalp atışlarındaki anormallikler ve ek risk faktörleri olan erişkin hasta bireylerde beyin veya vücut kan damarlarında pıhtı oluşumu ile oluşacak tıkanma riskini azaltmak amacıyla kullanılır. Bu ilacın farklı yaş grupları için farklı doz ve kullanım şekilleri mevcuttur. Dolayısıyla ilacı kullanırken mutlaka doktor veya eczacı aracılığı ile bilgi alınmalı ve reçetesiz şekilde doktor tavsiyesi olmadan kullanılmamalıdır.
Heparin kandaki pıhtılaşmayı önleyici proteinlerin sayısını arttırarak kanın pıhtılaşmasını önlemek amacıyla kullanılan bir ilaçtır. Bununla birlikte mevcut pıhtıların erimesini sağlar ve yeni pıhtı oluşmasını engellemeye yardımcı olur. Kalpte, bacaklarda, akciğerlerde oluşabilecek kan pıhtılarını ve emboli riskini azaltmak için kullanılan bu ilaç aynı zamanda kan nakli veya böbrek diyalizi esnasında taşıma kabına konan kanın pıhtılaşmasını engellemek amacıyla da kullanılabilir.
Heparin ilacı genellikle enjeksiyon yoluyla hastaya verilir ve en belirgin yan etkisi aşırı kanamadır. Buna ek olarak dolaşımdaki trombosit sayısının azalmasına ve aşırı duyarlılık reaksiyonlarının görülmesine de sebep olabilir. Heparin kesinlikle doktor tavsiyesi ile kullanılması gereken ve doktorun belirlediği doz kadar kullanılması gereken bir ilaçtır. Aksi takdirde ciddi sonuçlar doğurabilir.
Plavix adı altında satılan klopidogrel, yüksek riskli kişilerde kalp hastalığı ve felç riskini azaltmak için kullanılan bir antiplatelet ilaçtır. Ayrıca kalp krizlerinde ve koroner arter stentinin yerleştirilmesinden sonra aspirin ile birlikte kullanılır. Ağız yoluyla kullanılması gerekir. Plavix tabletin etkin maddesi olan klopidogrel, antitrombositer ilaçlar adı verilen bir ilaç sınıfında yer alır.
Trombositler, kırmızı ve beyaz kan hücrelerinden daha küçüktürler ve kan pıhtılaşması esnasında kümeler oluştururlar. Antitrombositer ilaçlar, bu kümelenmeyi engelleyerek, kan pıhtısı oluşumu riskini azaltmakta görev yaparlar. Plavix kullanımında diğer çoğu ilaçta olduğu gibi bazı yan etkiler görülebilir. Ancak bu etkilerin beklenenin dışında olması halinde acilen doktora gidilmesi gerekir. Bununla birlikte ilacın kullanımı esnasında alınması gereken doz ve ilacın kullanım sıklığı doktor tarafından belirlenen şekilde olmalıdır. Bu ilaç kesinlikle doktor tavsiyesi ile reçeteli şekilde alınmalı ve uzman doktor tarafından belirlenen şekil ve durumlarda kullanılmalıdır.
Aspirin dünyada son derece yaygın olarak kullanılan ve en popüler ağrı kesici niteliği taşıyan ilaçlar arasındadır. Hafif ve orta şiddetteki ağrıların tedavisi için kullanılan aspirin ilacının bununla birlikte kan sulandırıcı etkisinin de olduğu unutulmamalıdır. Düşük dozda kullanılan aspirin kanın pıhtılaşmasını önler. Ancak bu doz veya kullanılıp kullanılmaması doktor tarafından belirlenmeli ve hastalar kesinlikle doktora danışmadan bu ilacı kullanmamalıdır. Bununla birlikte herhangi bir mide rahatsızlığı olanlar ya da kanama riski olan hastalar aspirin kullanmamalıdır. Aspirin pek çok ilaç ile etkileşime girebilir. Bu nedenle kesinlikle doktor tavsiyesi dahilinde kullanılmalıdır.