Salgına ilişkin her geçen gün yeni veriler gelmeye devam ediyor. Sağlık Bakanı Koca, paylaşmış olduğu son veriler, iyileşen hastaların yeni tespit edilen vaka sayılarının üzerine çıktığı müjdesini verdi. Tüm Türkiye'yi sevindiren tablo hakkında Bakan Koca, önemli değerlendirmelerde bulundu.

DİĞER ÜLKELERDEN FARKLI OLARAK VATANDAŞLARI HASTANEYE ÇAĞIRIYORUZ

Koronavirüs tedavisinde Türkiye'yi başarıya götüren 5 önemli kriteri anlatan Bakan Koca, şikâyeti olan herkesi, diğer ülkelerden farklı olarak hastanelere çağırdıklarını ve bazı durumlarda test sonuçlarını bile beklemeden tedaviye başladıklarını ifade etti. Koca açıklamasında, "Ateş, boğaz ağrısı, öksürük vb şikâyetleri olan herkesi "Bir ateş düşürücü al, istirahat et, evinden çıkma" diyen ülkelerden farklı olarak hastaneye çağırıyor, test ve tetkik yaparak kuşkulandığımız durumlarda da test neticelerini bile beklemeden klorokin ile tedaviye başlıyoruz" ifadesini kullandı.

BAŞARIMIZI ETKİLEYEN ÖNEMLİ BİR FAKTÖR: AZİTROMİSİN

Tedaviye ek olarak Azitromisini kullandıklarının altını çizen Koca, "Klorokin tedavisine ek olarak azitromisin isimli antibiyotiği diğer ülkelerden daha bilinçli ve erken devreye sokuyoruz. Bu, başarı oranımızı etkileyen önemli bir faktör oldu" açıklamasında bulundu.

FAVİPİRAVİR'İ ERKEN KULLANMAYA BAŞLADIK

Salgının en önemli belirtileri arasında olan solunum sıkıntısıyla ilgili Favipiravir'i erken kullandıklarının altını çizen Koca, açıklamasında şu ifadeyi kaydetti: "İlk kez Çin'de kullanılan ve orada sadece yoğun bakımdaki entübe hastaları (genel durumu ağır, solunum yetmezliği ciddi vakalara) verilen Favipiravir'i de biz çoğu zaman erken dönemde devreye sokuyoruz. Solunum sıkıntısının daha yeni başladığı, kan oksijen yoğunluğunun yeni yeni kritik değerlere düştüğü akciğer harabiyetinin erken dönemlerinde biz Favipiravir'i hemen devreye sokuyoruz. Bu sayede ciddi bir 'ön alma' başarısı yakaladığımızı düşünüyoruz. Yoğun bakıma ihtiyaç duyan hasta sayısının da yoğun bakım ve entübasyon uygulanan vaka sayısının da çok daha önemlisi kaybettiğimiz insanlarımızın az olmasının önemli bir nedeni de kanaatimce bu 'ön alma stratejisi'dir"

"OKSİJEN DESTEĞİ VERİYORUZ"

Rutin uygulamalarda farklı olarak, solunum sıkıntısı çeken hastalara, erken dönemde oksijen desteğinin verildiğinin altını çizen Bakan Koca, konuyla ilgili, " Bilinenden ve rutin uygulamalardan farklı olarak solunum sıkıntısı çeken hastalarımıza çok erken dönemde yüksek basınçlı oksijen tedavisi desteği uyguluyoruz. Farklı ve öncü ön alma stratejilerimizden biri de bu. Bu farklı uygulama sayesinde solunum yetmezliğinden kaybettiğimiz vaka sayımızda çok şükür ciddi bir azalma oldu" değerlendirmesinde bulundu.

HASTALARIN YATIŞ POZİSYONUNU DEĞİŞTİRDİK

Hastanede tedavi gören hastaların yatış pozisyonlarının değiştirildiğini ve bundan olumlu sonuçlar elde ettiklerini söyleyen Bakan Koca, " Kandaki oksijen yoğunluğunu arttırabilmek için uyguladığımız yüksek basınçlı oksijen desteği yanında ikinci ve farklı bir seçeneği daha devreye soktuk: Ağır solunum sıkıntısı yaşayan yoğun bakım hastalarını yüzükoyun yatırarak, akciğerdeki oksijen/karbondioksit değişimini kolaylaştırdık. Bu basit pozisyon değişimi sayesinde daha fazla akciğer alanında oksijen değişiminin gerçekleştiğini ve kandaki oksijen yoğunluğunun memnuniyet verici seviyelere yükseldiğini tespit ettik. Bizim daha salgının başından beri uyguladığımız bu basit uygulamayı pek çok ülke daha geçtiğimiz hafta devreye sokmayı akıl etti" açıklamasını yaptı.